Sensiz Yalnız
Satoru, sudan çıkarak onsenin diğer tarafında, Suguru'nun tam karşısına çıkar. Islak saçları yüzüne yapışmış, beyaz saçları düzleşmiş halde Suguru'ya sudan bakıyor. İleri doğru kayarak Suguru'nun soluna oturuyor, Suguru'nun zihnen hazır olduğundan çok daha yakın bir mesafeye. Suguru, ikisinin de çıplak olduğu gerçeğinden başka hiçbir şey düşünemiyor, suyun buharının aksi takdirde görülebilecek her şeyi gizlediği için hem şükrediyor hem de lanetliyor. Satoru'nun eli, Suguru'nun yaslandığı sırtlığın üzerindeki sol koluna doğru kaymaya başlıyor. Suguru, eli yukarı, yukarı, yukarı kayarken, pazusunu kavrayıp omuzunda daireler çizdiğini izliyor.
“Ne yapıyorsun,” diye fısıldıyor Suguru, kendini tutamaz.
Satoru yılmıyor, eli Suguru'nun tenine değdiği yere yoğunlaşmış bakıyor. “Çok gerginsin, Suguru,” diye karşılık veriyor Satoru, eli Suguru'nun trapez kasını masaj yapmaya başlarken ona yaklaşıyor, “benim için rahatla.”