ยังไม่ได้ตรวจแก้

Athena Grant, izin günü telefonla hastaneden aranır ve Buck'ın acil durum irtibat kişisi olarak seçenekleri görüşmek üzere gelmesi gerektiği söylenir. Birçok bilgi ortaya çıkar ve sonunda kendi çocuğu gibi gördüğü çocuğun neler yaşadığını anlar. Ya da: Buck başka bir pıhtı atar, 118'i ve Maddie'yi hataları yüzünden eleştirir, Athena onu ağlarken kucağında tutar ve sonunda Eddie ile konuşur.

Şehrin en yüksek gökdelenlerinden birinin en üst katındaki çatı dubleksi son derece lüks… Piyanonun arkasında Alec, iyi döşenmiş bir bar fark ediyor - şu anda sert bir şeye ihtiyacı olabilir - ama içki içmesine izin verilmeyecek, değil mi? Bu yerdeki her şey paradan, zenginlikten ve günahlı, yozlaşmış bir hava yayıyor. Alec, ziyaret etmeye geldikleri önemli kişiden daha azını beklemiyordu. Toplantı, efendisi Brooklyn’in Yüksek Büyücüsü’nün, mevkidaşı, Melekler Şehri’nin üzerinde hüküm süren Yüksek Büyücü ile görüşmesi gereken önemli bir konuyla ilgili.

Isagi Yoichi, çocukken ürkek bir çocuktu; ailesinin onun davranışlarını açıklayabileceği tek yoldur bu. Her şeyden ve herkesten, her an korkardı. 4 yaşında futboldaki neşeyi keşfettiğinde değişti, ailesi çok rahatlamıştı... ama sebep hala oradaydı. Dokunma ve koku duyusuyla henüz yürümeye başlamışken yağmur yağacağını tahmin edebilen, doğaüstü seviyede gelişmiş duyulara sahip bir çocuk, asla sıradan olamazdı, hele ki futbolda hiç.

Felaket bir akşam yemeğinden sonra, Aegon ve Rhaenyra çok ihtiyaç duydukları bir konuşma yaparlar. Düzenleme: Bu fiki sadece eğlence olsun diye yazıyorum. Yorumlardaki Kara Takım ve Yeşil Takım arasındaki tartışmalar bunu benim için mahvediyor ve bu nedenle silinecekler!

‘Luffy’ başını sallayarak cevap verdi. ”Bu benim adım değil. Ben Nika, tanıştığımıza sevindim.” Nami birkaç büyük adım geriye gitti, yabancıya şaşkınlık, endişe ve merak karışımıyla baktı. “N-Nika?” “Mhm! Ve ben bir Tanrıyım!” Nami kısa devre yaptı. “VE SEN NEYİMSİN!?????” Kaptanlarının tek beyin hücresini eski bir tanrıyla paylaştığına göre, Şapkalıların başına gelecekler tahmin edilebilirdi. Zaman zaman Luffy'ye musallat olan bu gizemli varlık kimdi ve geçmişte ona bunu yaşatan neydi?

Yeni bir başlangıç yapıyorsunuz. Geçirdiğiniz cehennemden sonra bunu hak ediyorsunuz. Güzel bir ev satın alıp sürekli başınızın üzerinden bakmayı bırakmaya çalışırken, daha önce mühürlenmiş yeni evinizdeki bir odada cam bir kutunun içinde bir Cathedral Radio bulursanız ne olur?

Yurt odanızdan taşınırken ve eksantrik oda arkadaşınızın hayatı altüst olduğunda, arkadaşlarından biri sizinle... ücretsiz olarak yaşamanızı teklif eder! Yani, tamamen zıt iki üniversite öğrencisi erkekle yaşamayı sorun etmezseniz. Ancak, hayat o kadar kolay değil ve sizi kızdırmak için köşede ateşli bir gerizekalı var. Özellikle de gece geç saatlerde, sizin ders çalışırken kasıtlı olarak mümkün olan en sapık şekilde sinirlerinizi bozmaya çalışırken. Ondan nefret ediyorsunuz. Yine de, yardımınız için kapınızı çaldığında dengeler değişmeye başlıyor gibi görünüyor. Tek bir anlaşma altında, yani.

Harry Potter, Percy Jackson'ı Karanlık Lord'un ve takipçilerinin eline bırakmak zorunda kalır. Harry onu tekrar bulduğunda, arkadaşı neredeyse tanınmaz haldedir. - “Geri dönmek zorunda değilsin.” Harry senaryodan sapıyor, bunu biliyor, ama kendini alamıyor. Arkadaşına bir çıkış yolu sunması gerekiyor. “Anlardım. Sana kaçmana yardım edebilirdim. Hiçbir büyücünün seni bir daha görmeyeceği bir yer bulurdum.” Ama Harry'nin teklifi onu cezbetmiyor bile. “Hayır.” Percy gülümsüyor, ama bu rahatlık eskisi kadar doğal değil. “Elbette yardım etmeye geleceğim. Seni tek başına savaşırken bırakabilirdim. İstesem bile.” Bir duraklama oluyor ve sonra Harry onun fısıltıyla bir şeyler söylediğini duyuyor. “Bir silah olmak istemediğimden, bunu yapmayacağım anlamına gelmiyor.” Harry rahatlamış hissettiği için kendinden nefret ediyor.

Enid, Çarşamba'nın sevgisine karşılık duymasına rağmen, Crackstone olaylarından sonra, ne olursa olsun duygularını bir kenara iter. Öte yandan Çarşamba, sarışından başka hiçbir şey düşünmüyordu. Wenclair'e küçük bir değişiklik; Çarşamba ilk aşık olan.

Omegaverse evreninde omegalar düzenli olarak süt üretir. Bu, alfalar için ambrosia gibidir. "Sabun her zaman sağlıklı süt üretimi olan bir omega olmuştur. Bastırıcılar öncesinde, yalnızca kızgınlık dönemlerinde süt sızıntısı yaşar, kızgınlık döngüleri arasında çok nadir durumlarda süt üretimi olurdu. Bastırıcıları kullanmaya başladıktan sonra, süt üretimi aşırı derecede arttı gibi görünüyordu."

Suguru Getou'nun Jujutsu toplumuna savaş ilan etmediği ve ölümünü sahtekarca taklit ettikten sonra soykırım yolundan vazgeçmeye karar verdiği bir senaryo. Nedense bu durum, aylar sonra hayattaki en güçlü büyücünün bir lanet tarafından tuzağa düşmesiyle sonuçlanıyor.

Danny, GIW'den kaçarken Gotham'da bir çöp konteynerına çarpar. Neyse ki, ona benzer başka bir varlık onu bulur. Jason kafası karışmış ve endişelidir. GÜNCELLEME!! 7 ve 8. Bölümler geçersiz! Yeni son yolda!!

Satoru kocasını sevmiyor ve bunu her gün kendine tekrarlıyor. Yuuji bunun sonuçlarını çekiyor.

Bak, Jisung meraklı bir adam. Doğal bir isteği var; online testler yapıp kişiliğinin her yönünü öğrenmek istiyor. Yani, tıkladı. Sadece eğlence olsun diye! Jisung cinsel kimliği konusunda güvenli; aptalca bir online test sayesinde eşcinsel olduğunu öğreneceğini beklemiyor. ya da, Jisung online "Eşcinselim miyim?" testlerinden birini yapıyor. Minho onun bunu anlamasına yardım ediyor.

Peter'ın akademik deka-atlon takımının Avengers Kulesi'ne gezi düzenlemesi klişesinin aşırı abartılı bir hali. Ama bir sürprizle :) TW: "r" ırkçı küfürünün kullanımı ve otistik/engelli karakterle dalga geçilmesi.

Şüphelenmediği bir gecede, Jing Yuan'ın onu çoktan unuttuğunu düşündüğü biri, tuhaf bir istekle geri döndü. O kader gecesi, hatırlama ve unutma döngüsünün; sevgi ve yıkımın, neşe ve kederin başlangıcını işaretledi. Ve Jing Yuan bunu kabul etti. Kutsadı. Sevgili birinin kucaklamasıyla tuttu onu -sonunu getireceğini bilse bile.

Kütüphanenin arka duvarındaki kanepe takımlarından birinde olmuştu. Arithmancy için bir denemeyle boğuşuyordu, Theo ise yanında kanepede rahatça koltuğa yaslanmış, Muggle Çalışmaları için bir kitap okuyordu. Bir anda sinirlenen Harry arkaya yaslandı ve bir şekilde kanepenin arkasına değil, Theo'nun göğsüne yaslanmıştı. Veya: Harry'nin Theo için duyguları olabileceğini fark ettiği Sekizinci Yıl zamanı.

Miguel O'Hara'nın asistanı olarak çalıştınız ve bu, sizin kişisel cehenneminiz oldu. İş ortağı, patron ve çalışan; geçişin ne zaman olduğunu tam olarak anlayamadınız. Kaba, sabırsız, son derece kibirli ve soluduğu havayı, işgal ettiği her atomu nefret ediyorsunuz. İnsanlar onun ayaklarının altındaki toprağı taparcasına severken, siz onu sadece en çirkin halinde gördünüz. Bir istek üstüne bir istek, bir görev üstüne bir görev; adama olan kızgınlığınız kırılma noktanıza ulaşana kadar büyüdü. Şimdi, onun altında çalışmak zorunda değilsiniz ama ne pahasına? Ama o geri döndü ve yardımınıza ihtiyacı var. Ve yardımlarınız karşılığında sundukları kolayca reddedilebilecek türden değil.

“Charlie benimle aldatıyor.” “Seni aldatmıyor.” “Aldatıyor!” VEYA Babe, Charlie’nin onu aldattığını düşünüyor. Meğer Charlie sadece bir hobi edinmeye karar vermiş.

"İyi misin?!" Draco, Harry'nin yüzüne fısıltıyla bağırdı. Şimdi, Harry gözlüğünü takmadan pek iyi göremiyordu ama Draco'nun biraz farklı göründüğünü anlayabiliyordu — bebekliğin şişmanlığı azalmış, yüz hatları daha belirginleşmişti. Sesi de biraz daha kalınlaşmıştı, neredeyse Harry'ninki gibi arada çatlıyordu. Harry başını salladı, aklı karışıktı. "N-n-ne y-yapıyorsun b-burada?!" Harry, sıkışmış yanaklarının arasından fısıltıyla bağırarak karşılık verdi. "Seni kurtarmaya geldim, elbette!"

Aventurine, Veritas'ın yanında daha uzun süre kalmak istiyor, ancak onu gece boyunca yanında kalmaya ikna etmenin, onunla yatmadan nasıl yapılacağını bilmiyor. Veritas ona aşkın bir alışveriş olmadığını ve sıcak olması gerektiğini öğretiyor. “Ne Veritas” Aventurine, kadehindeki kalan şarabı döndürdü. “Hmm?” “Benimle yatmayı denemek ister misin?” Omega, sol tarafına hafifçe eğdi başını, açık sarı saçları boynundaki işareti gizlerken, büyüleyici magenta gözleri şaşkın kızıl gözlerle buluştu. Şarap lekeli dudakları, gevşemiş beyaz gömleği hareketle kayarak köprücük kemiğinin ve göğsünün süt beyaz tenini gösterirken, güzel bir tebessüme dönüştü.

Furina kontrolü bırakmayı hayal eder. Maskeli Adam ona bunu yapması için mükemmel bir fırsat sunar.

Melek'in sözleşmesinin şartları korkunçtu. Lucifer, Melek'in kendini bağladığı anlaşmanın şartlarını incelerken midesinin bulandığını hissetti. Kaşları çatılırken, kağıda olan tutuşu sıklaştı. "Evet, hayır," dedi Lucifer emin bir şekilde. "Bu olmaz." Hızla, kral kağıdı ikiye yırtıp parçalara elinde ateş verdi. Elinin boynuna doğru savrulduğunu, bölgeyi yokladığını duyar gibi oldu. Sanki daha önce akciğerlerinde sıkışıp kalmış ve kaçamamış bir hava varmış gibi birkaç derin nefes aldı. "Hiçbir zincir yok. Sen—?" Cehennem kralına göz yaşlı gözlerle baktı, umutlarını çok yükseltmek istemeyen bir tavırla. veya Lucifer birinin ağladığını duyar ve onu teselli etmeye gider.

Peter yok olduktan sonra, basitçe var olmaktan çıkmaz. Evet, diğer herkes gibi yok olur, ama Peter tekrar ortaya çıkar. Hiç var olmadığı paralel bir evrende.

En tehlikeli hayvan, yaralı olandır; çünkü son nefeslerinde olduklarını fark ettiklerinde, umutsuzluğun pençeleri derine batar ve onları hayata tutunmaktan alıkoyacak hiçbir şey gerçekten yoktur.

Peter Stark-Rogers, Stark Industries'te stajyer ve aynı zamanda Iron Man ile Kaptan Amerika'nın oğlu; Avengers'larla birlikte yaşıyor ve gizlice de Spiderman. Okulu stajyerliğine inanmıyor, buna Flash'ın zorbalığı da eklenince okulda pek iyi zamanlar geçirmiyor ve daha da kötüsü, okulu Stark Industries'e gezi düzenliyor. VEYA Peter, yani evi olan Stark Industries'e geziye gidiyor; ailesi yani Avengers'lar, zorbası Flash'a karşı ona yardım ediyor ve aynı zamanda sınıf arkadaşlarına doğruyu söylediğini kanıtlıyor; bu fici okumaktan asla bıkmayacağımız bir gerçek.

14 Şubat'ta meydana gelen, inanılmaz derecede nadir ve görünüşe göre küresel bir olgu olan Ruh Eşi Sapanı, bireyi ele geçirdikten sonra uyarı vermeden ruh eşine fırlatan görünmez bir güç olarak tanımlanıyor. Kimileri bu fikri heyecan verici buluyor ve yaşamlarında başlarına gelmesini dua ediyor, kimileri ise kıtalar arasında fırlatılma ihtimaline dehşetle yaklaşıyor. Her iki durumda da, ruh eşinizle tanışma şansı inkar edilemez derecede çekici ve Evren, kimsenin varışta (ciddi şekilde) yaralanmadığından emin olmak için yeterince nazik görünüyor. Ancak Jimin, Yoongi'nin - tam anlamıyla damat olan - altında inleyerek, kalabalık bir mekanın sunakta yığılı halde yatarken, artık bu ruh eşi işi konusunda pek emin değil.

Çevresine baktığında, gökyüzünden düşen birini gördü. Hayır, düşmüyor. Havada asılı kalıyordu. Bruce böyle bir şey daha önce hiç görmemişti. Tanrısal, güçlü ve uzun boylu görünüyordu, göğsünde kırmızı bir S işareti vardı. Kaslarını sergileyen mavi bir takım elbise ve S işaretiyle aynı renkte parlak kırmızı bir pelerin giymişti. **Süpermen'in çok ilgili bir Batman'e aşık olduğu, ancak Bruce Wayne'in uzun boylu, karizmatik bir Clark Kent'e aşık olduğu bir hikaye.** KİMLİK PORNOGRAFİSİ

Otobüs durağındaki genç kıza kamp otobüsü gelmeden önce kitabını geri almasına yardım etmek istedin sadece. O yaşlardaki kendine çok benziyordu. Ne yazık ki, o İmparatorun muhafızlarından kaçıp büyülü dünya fantezisini yaşarken sen o kadar şanslı değilmişsin. İmparator, Adaların senin gibi tatlı bir insan için çok düşmanca olduğunu ısrarla savunuyor. Ya da, Belos'un mükemmel küçük karısı olman için seni nasıl topladığını ama sen de dönüp hayatını Avcı'nın hak ettiği anne olmaya adadığını. Not: Yayınladıktan sonra birkaç kez geri dönüp bölümleri düzenliyorum, herhangi bir dil bilgisi hatasını düzeltmek veya cümlenin akışını ayarlamak için. O noktadan sonra bir şey kaçırdıysam lütfen bana bildirin! Hikayenin herhangi bir bölümünü beğendiyseniz lütfen yorum bırakın. Saatlerce çalışmamı açıkça ortaya koymak korkutucu. Teşvik edici sözler benim için DÜNYAYI ifade ediyor.